Avrupa Birliği Fikri Mülkiyet Ofisi (EUIPO) İkinci Temyiz Kurulu, 12 Kasım 2025 tarih ve R 908/2025-2 sayılı kararında, LIVE YOUR DREAMS, CLOUDPILLO marka başvurusunun DREAM BIGGER, DREAM COACH, DREAMS, DREAM BIGGER DREAMS markaları ile karıştırılma ihtimali yaratıp yaratmayacağını incelemiştir. Sonuç olarak, marka başvurusu kapsamında DREAMS ibaresinin ortak olması karıştırılma ihtimali için yeterli görülmediğinden itiraz reddedilmiştir.
Uyuşmazlığı özetlersek, itiraz sahibi Dreams Limited, 11 Aralık 2023 tarihinde “LIVE YOUR DREAMS, CLOUDPILLO” marka başvurusunun tescili talebinin, 20 ve 24. sınıflardaki tüm mallar ile 35. sınıftaki birtakım hizmetler yönünden karıştırılma ihtimali nedeniyle reddedilmesi istemli kısmi itirazını EUIPO’ya sunmuştur. İtiraz sahibinin kısmi itirazına dayanak olarak gösterdiği markaları ise “DREAM BIGGER”, “DREAM COACH”, “DREAMS” ve
markaları olup bunlar diğerlerinin yanı sıra 20., 24. ve 35. sınıflardaki mal ve hizmetleri içermektedir.
Öncelikle İtiraz Birimi, itirazı tamamen reddetmiştir. İtiraz Biriminin kararındaki gerekçeler ve önemli noktalar aşağıdaki gibi özetlenebilir:
İtiraz Birimi, usul ekonomisi ilkesini gerekçe göstererek, markalar kapsamındaki tüm mal ve hizmetlerin aynı olduğu varsayımıyla hareket ettiğini belirtmiş, bunlara dair tüketicilerin dikkat seviyesinin ortalamadan yükseğe olduğunu belirlemiştir.
İskandinav ülkeleri, Hollanda ve Finlandiya’da genel halkın temel düzeyde İngilizce bilgisine sahip olduğunun bilinen bir gerçek olduğunun ABAD tarafından teyit edilmiş olduğu not edilmiştir. Karşılaştırılan tüm işaretler İngilizce kelimeler içermektedir. ABAD, önceki kararlarından birinde, “dream/s” kelimesinin çok sayıda İngilizce şarkıda, reklam kampanyasında ve hatta İngilizce konuşmalarda kullanılmasının, ilgili İngilizce konuşmayan tüketicilerin bu kelimenin anlamını bildiği anlamına gelmediğine kanaat getirmiştir. Bu terimin Oxford Sözlüğü’nde İngilizce’de en sık kullanılan üç bin kelimenin listesinde yer alması da bu bakımdan belirleyici bulunmamıştır, zira söz konusu listede yer alan kelimeler, sırf bu sebeple, İngilizce konuşmayan bir kitle tarafından da bilinen kelimeler olarak kabul edilemez. Buna göre, daha önce Temyiz Kurulu’nun da belirttiği gibi, AB’deki İngilizce konuşmayan ilgili tüketicilerin önemli bir kısmının “dreams” kelimesinin anlamını bilmediği varsayılmalıdır ve bu nedenle, anlamsız olduğu kabul edilecek olan bu kelime söz konusu mal ve hizmetler için normal derecede ayırt edici nitelikte görülmüştür. Bu hususun BIGGER, COACH, CLOUDPILLO, LIVE YOUR gibi diğer kelime unsurları için de geçerli olduğu tespit edilmiştir.
DREAM BIGGER yönünden bu ifadenin slogan olduğu ve ayırt ediciliğinin bu sebeple daha sınırlı olduğu not edilmiştir.
ABAD’ın ortalama tüketicilerin normalde bir markayı bir bütün olarak algılamalarına ve çeşitli ayrıntılarını analiz etmemelerine rağmen, bir kelime markasını algılarken, kendileri için belirli bir anlam ifade eden veya bildikleri kelimelere benzeyen unsurlara ayırdıkları yönünde karar vermiş olduğu belirtilmiştir. Yazımının çok benzer olması nedeniyle, “CLOUDPILLO” unsuru İngilizce konuşmayan ilgili tüketici tarafından “CLOUD” ve “PILLO” olmak üzere iki kelimeden oluştuğu şeklinde algılanabilir; burada ikinci kelime İngilizce “PILLOW” kelimesinin yanlış yazılmış hali olarak görülebilecektir. Bu nedenle, bu tanımı göz önünde bulundurarak, “PILLO” unsuru, söz konusu ilgili tüketici tarafından en azından ihtilaflı malların bir kısmıyla doğrudan ilişkilendirilecektir. Spesifik olarak, 24. sınıftaki yastık kılıfları için zayıf olduğu gibi, 20. sınıftaki yastıklar için ayırt edici olmadığı, ancak geri kalan ihtilaflı mal ve hizmetler için normal ayırt ediciliğe sahip olduğu tespit edilmiştir.
İtiraz edilen işaretin “LIVE YOUR DREAMS” ifadesi, onu anlayacak olan ilgili tüketici tarafından kavramsal bir birim olarak algılanacaktır, yani insanları hayattaki tutkularını ve hedeflerini takip etmeye teşvik etmek için kullanıldığı şeklinde bir ifade olarak görülecektir. Bu nedenle, bu ifade, tüketiciyi itiraz edilen mal ve hizmetleri satın almaya teşvik etmek ve ilham vermek amacıyla kullanılan övgü dolu bir mesaj olarak görülmüş ve ayırt edici niteliği oldukça sınırlı bulunmuştur.
Ayırt edici niteliklerinin düzeyi ile ortak ve farklı unsurları ve işaretlerin yapılarındaki güçlü farklılıklar göz önünde bulundurulduğunda işaretlerin görsel ve işitsel olarak sadece düşük derecede benzerlik gösterdiği kanaatine varılmıştır. Kavramsal olarak, İtiraz Birimine göre, özellikle de “DREAM/S” teriminin işaretler içinde nasıl algılanabileceği göz önünde bulundurulduğunda, tüm unsurlarını anlayacak olan kamuoyunun bir kısmı için, bunlar sadece düşük derecede benzerlik göstermektedir. Hatta, önceki markalardan birinin münhasıran “DREAMS” unsurundan oluşması gerçeği ile de bu husus değişmemektedir. Nitekim, itiraz edilen işarette bu unsurun çok zayıf bir anlam taşıyan bir tanıtım sloganı olan kavramsal bir birimin parçası olduğu değerlendirilmiştir. İşaretlerde herhangi bir anlam algılamayacak olan ilgili tüketicilerin geri kalan kısmı için kavramsal bir karşılaştırma mümkün olmadığı gibi bu hususun işaretlerin benzerliğinin değerlendirilmesini etkilemediği belirtilmiştir.
Analiz edilen işaretlerin çok farklı yapı, uzunluk ve bileşimlere sahip olduğu, bir işaretin yapısının, aralarındaki farklılıkların etkisini etkileyebileceği, itiraz edilen işaretin çok unsurlu yapısında, ortak terim/unsur olan “DREAMS” ibaresinin itiraz edilen işaretin üçüncü unsurunu oluşturduğu ve bu nedenle ne öne çıkan bir konumda yer aldığı ne de anlamını kavrayacak olan kamuoyu tarafından bağımsız bir unsur olarak görüleceği, daha çok “LIVE YOUR DREAMS” ifadesinin bir parçası olarak algılanacağı değerlendirilmiştir. İşaretlerin başlangıcı genellikle tüketicilerin dikkatini odakladıkları yer olup itiraz edilen işaretin başlangıcı çok farklıdır ve işaretler geri kalan tüm sözel unsurlarında farklılık göstermektedir. Bu nedenle, “DREAM/S” unsuru işaretlerde mevcut olsa bile veya önceki markalardan birinde olduğu gibi tek unsur olsa bile, ilgili tüketicinin, anlamsal farklılıkları ve farklı bileşimleri ve yapıları nedeniyle önceki markaları itiraz edilen işaretten ayırt edebileceği kanaatine varılmıştır. Hatta, somut olayda, karşılıklı bağımlılık ilkesi çerçevesinde mal ve hizmetler birebir aynı olsa/kabul edilse bile bunun işaretlerin daha az benzerliğini dengelemeye yetmeyeceği sonucuna varılmıştır. İlgili tüketicilerden ortalama dikkat seviyesine sahip olanların bile son derece rahat bir şekilde markaları ayırt edebileceği değerlendirilmiştir.
İtiraz Birimi kararında, her uyuşmazlığın kendi koşulları çerçevesinde değerlendirileceğini ve her ne kadar ofisin önceki kararları belli açılardan dikkate alınabilecek olsa da bunların bağlayıcı olmadığı vurgulanmıştır. Ofis nezdindeki uyuşmazlıkta bir tarafın, aynı kararı elde etmek için üçüncü bir tarafın yararına işlenmiş olası bir hukuka aykırı eylemi kendi lehine kullanamayacağı ifade edilmiştir.
Photo by Vishal Yadav on Unsplash
İtiraz sahibi kararı temyiz etmiştir. Temyiz Kurulu kararı ve gerekçesi de kısaca aşağıdaki gibi özetlenebilir:
Temyiz Kurulu, İtiraz Birimi gibi mal ve hizmetlerin aynı olduğu varsayımıyla hareket etmiştir. Zira bu durumun itirazın incelenebileceği en iyi ihtimal olduğu not edilmiştir.
İşaretlerin benzerliği incelemesinde bütünsel bir değerlendirme yapılması gerektiği vurgulanmış, bileşik bir markanın sadece bir bileşenini alıp başka bir markayla karşılaştırmaktan daha fazlasını ifade ettiği belirtilmiştir. Aksine, karşılaştırmanın, söz konusu markaların her birini bir bütün olarak inceleyerek yapılması gerektiği ifade edilmiştir.
İlgili kamuoyunun İngilizce konuşan kesimi için, “DREAMS” kelimesinin zayıf ayırt ediciliği bulunduğu, özellikle, önceki mallar arasında 20. sınıftaki mobilyalar, 24. sınıftaki tekstil ürünleri ve yastıklar ile 35.sınıftaki bunlarla ilgili perakende hizmetleri bulunduğu, “DREAMS” kelimesinin bu ilgili malların müşterilerin hayallerini gerçekleştireceğine dair ticari bir vaat olarak anlaşılacağı değerlendirmesinde bulunulmuştur. Ayrıca, yatakla ilgili mallar ve hizmetler ile ilgili olarak, bu kelimenin, müşterilerin daha iyi rüyalar görmelerine yardımcı olacağına dair bir gösterge olarak anlaşılacağı değerlendirilmiştir. İngilizce konuşmayan kısım için ise hem DREAMS hem de LIVE YOUR DREAMS ayırt edici bulunmuştur.
İşaretler, zayıf ayırt ediciliğe sahip DREAMS kelimesinde örtüştüğünden ve yerleşik içtihada göre, işaretlerin başlangıç kısımları tüketicilerin dikkatini geri kalan kısımlara oranla daha çok çekeceğinden ilgili İngilizce bilmeyen tüketicinin LIVE YOUR kısmını hatırlayacağı, ayrıca sonda yer alan en uzun element olan CLOUDPILLO unsurunu da açıkça fark edeceği tespit edilmiştir. Zaten işaretler son derece farklı uzunluğa ve yapıya sahiptir. Temyiz Kurulu da ek unsurların markaları ayırt etmeye yetecek derecede işaretleri farklılaştırdığı sonucuna varmış ve görsel ve işitsel benzerliği İngilizce konuşmayan tüketici yönünden de düşük bulmuştur. Kavramsal benzerlik yönünden de, İngilizce konuşan kısım için, yerleşik içtihada göre eğer işaretler zayıf ayırt ediciliğe sahip unsurda örtüşüyorsa benzerlik düşük olarak değerlendirilmektedir.
Genel Mahkeme kararlarında ayrıca, marka hukukunun ratio legis‘inin, bir yandan marka sahibinin markasının temel işlevini korumaya yönelik menfaati ile diğer yandan diğer işletmelerin ürün ve hizmetlerini tanımlayabilecek işaretlere sahip olma menfaatleri arasında bir denge kurmak olduğunu belirtmiştir. Mevcut uyuşmazlıkta olduğu gibi, söz konusu mal ve hizmetlerle ilgili olarak zayıf ayırt edici niteliğe sahip bir unsurdan oluşan bir markanın aşırı korunması, söz konusu markalarda bu tür bir unsurun varlığı diğer faktörler dikkate alınmaksızın karıştırılma ihtimali sonucuna yol açarsa, marka hukukunun amaçlarının gerçekleştirilmesini olumsuz etkileyebilir şeklinde değerlendirmede bulunulmuştur.
Son olarak, Temyiz Kurulu kararlarının yasallığının yalnızca ilgili hukuki düzenleme temelinde değerlendirilmesi gerektiğini ve Ofisin önceki kararları temelinde değerlendirilmemesi gerektiği belirtilmiştir. Buna göre, Kurul, Ofisin önceki kararlarına bağlı olmadığını ifade etmiştir.
Burada kanaatimizce en önemli husus, her ne kadar önceki tarihli marka bir bütün olarak marka başvurusu içerisinde yer alsa dahi bunun her zaman yeterli benzerliği sağlayacağı ve karıştırılma ihtimaline yol açacağı anlamına gelmemesidir. Önceki markanın ayırt ediciliği ve marka başvurusunda yer alan ek diğer unsurlar son derece belirleyicidir. Zira somut olayda olduğu gibi zayıf ayırt ediciliğe sahip olan bir markaya veya bir unsuruna başka unsurlar eklenmek suretiyle oluşturulan yeni marka başvurusu, aynı mal ve hizmetleri içerse dahi, tüketici nezdinde karıştırılma ihtimaline yol açmayabilecektir.
Alara NAÇAR SEÇKİN
Aralık 2025

































































































































