Etiket: mahmut a. koçak

KISA KELİME MARKALARI ARASINDA BENZERLİK İNCELEMESİNE İLİŞKİN PARİS İSTİNAF MAHKEMESİ KARARI

Görsel https://www.cours-appel.justice.fr/paris/accueil-infos-pratiques adresinden alınmıştır.

Paris İstinaf Mahkemesi (Cour d’Appel de Paris, bundan böyle “Mahkeme”) 15 Mayıs 2020 tarihinde verdiği karar[1] ile kısa kelime markaları arasındaki benzerlik incelemesinin nasıl yapılması gerektiğini ortaya koymuştur.

Karara konu olayda “MOYA” işaretinin 18 ve 25. sınıflarda tescili için yapılan marka başvurusuna, 18 ve 25. sınıflarda tescilli “MONA” markası gerekçe gösterilerek itiraz ediliyor.

Fransız Ulusal Sınai Mülkiyet Enstitüsü (Institut National de la Propriété Industrielle, bundan böyle “Enstitü”) itiraza gerekçe markanın tescilli olduğu mal veya hizmetler ile tescil başvurusu yapılan mal veya hizmetlerin benzer olduğuna karar veriyor. Ancak devamında itiraza konu markanın, itiraza gerekçe marka ile benzerlik taşımadığına ve karıştırılma tehlikesi bulunmadığına karar vererek itirazı reddediyor. Akabinde Enstitü kararı yargı merciinin önüne geliyor.

Mahkeme mal veya hizmetlerin benzer olduğu noktasında bir ihtilaf bulunmadığından, bu noktada bir incelemeye girişmeden doğrudan işaretler arasındaki benzerlik incelemesine geçiyor ve bu bağlamda görsel, işitsel ve kavramsal planda üç aşamalı bir inceleme icra ediyor.

Görsel planda, iki işaret de dört harften müteşekkil olup sadece üçüncü harfleri farklılaşmaktadır. Önceki işaretin üçüncü harfi “N” iken itiraza konu işaretin üçüncü harfi “Y”dir. Mahkemeye göre her iki işaret de kısa olduğu için bir harf değişikliği dahi ortalama tüketici gözünde işaretin farklı algılanmasına sebebiyet verebilir. Bunun yanında Fransız dilinde sesli veya yarı sessiz olarak nitelenen “Y” harfinin kullanımı az iken, ünsüz bir harf olan “N” harfinin en çok kullanılan beşinci harf olması da ortalama tüketicinin gözünde bu değişikliğin algılanmasını kolaylaştırmaktadır.

İşitsel planda, iki işaret de “MO” ile başlayıp “A” ile sona ermesine rağmen bir diftong[2] olan “YA” ile diş hecesi[3] olan “NA” söz konusu işaretleri farklılaştırmaktadır.

Kavramsal planda ise “MONA” işaretinin bir kadın ismini çağrıştırdığı; “MOYA”nın ise 20. yüzyılın başlarında nadir bir kullanım alanı bulmasına rağmen bir isim olarak kullanılmadığı ve giderek “MOYA”nın anlamsız veya İspanya kökenli bir aile adı olarak algılanabileceği sonucuna varılıyor.

Sonuç olarak, her iki işaretin ayırt edici kısımları hesaba katılarak yapılan bütüncül değerlendirmede işaretler arasında karıştırılma tehlikesi olmadığı sonucuna varılacak dava reddediliyor. 

Görüleceği üzere, kısa kelime markaları arasında yapılacak incelemede bir harfin değişmesi dahi, kimi durumlarda, işaretler arasındaki karıştırılma tehlikesini bertaraf etmeye yeterlidir. Bu bağlamda özellikle kavramsal planda meydana gelen farklılaşmanın etkisinin daha ehemmiyetli olduğunu ifade etmek gerekir. Ancak işitsel ve görsel değerlendirmenin de yalnızca bir harf değişikliği olarak görülmemesi, dilbilgisi kurallarının ve dilin inceliklerinin bu minvalde değerlendirmeye dahil edilmesi gerektiği de üzerinde durulması gereken bir husus olarak gün yüzüne çıkmaktadır.

Mahmut A. KOÇAK

Temmuz 2020

makocak.25@gmail.com 


[1]    Cour d’Appel de Paris, Pôle 5, 2. ch., “Robert Klingel SNC c. Directeur Général de l’INPI, Esther P”, 15 Mayıs 2020, n° RG 19/10979. Karar için bkz PIBD 2020, 1141-III-2.

[2]    “Çift sesli, iki sesliden oluşan bileşik ses” manasına gelen İngilizce “diphthong” sözcüğünden alınmıştır (https://www.nisanyansozluk.com/?k=diftong). Diftong, aynı hecede bulunan iki ünlü harfin telaffuzu sırasında tek bir harfmiş gibi okunmasıdır (https://www.cnrtl.fr/definition/diphtongue).

[3]    Harfin oluşum yerinin (boğumlanma noktası) diş olduğunu ifade etmektedir.