Etiket: patent trolleri

Obama A.B.D.’nde Patent Trollerine Karşı – Peki Türkiye’de Marka Trollerine Karşı Ne Yapmalı?

patent_troll(Görsel http://www.extremetech.com/mobile/108719-apple-flips-from-product-defense-to-wholesale-patent-trolling alınmıştır.) (Photo: © Bob MacNeil)

A.B.D.  Başkanı Barack Obama’nın patent trolleri ile ilgili yaptığı açıklama, patent trolleri denilen agresif kümenin ticaret yaşamına verdiği zarar konusunda, A.B.D. yönetiminin de rahatsız olduğunu ve sorunun bilincinde olduğunu ortaya koymuştur.

Obama’nın açıklamasının detaylarına girmeden önce patent trolü tanımının açıklanması faydalı olacaktır.

Patent trolleri en basit anlatımla; ürün üretme veya pazarlama gibi herhangi bir amaçları olmaksızın, sahip oldukları patentleri oldukça agresif ve fırsatçı biçimde, patentlerine tecavüz ettiklerini iddia ettikleri kişi veya kişilere karşı kullanan firmalara verilen küçültücü bir terimdir (bkz. http://en.wikipedia.org/wiki/Patent_troll). Patent trolleri, sahip oldukları patentleri genellikle satın aldıklarından, ilgili patentin araştırma ve geliştirmesinde de pay sahibi değillerdir. Satın alınan patentler de genellikle iflas etmiş firmalardan alınmaktadır. Patent trolleri, patentin kullanıldığı hiçbir ürünü üretme veya pazarlama niyetleri olmaksızın, tüm dünyada ilgili patenti kullanan firmaları takip ederler ve bu firmalara karşı dava açarlar. Trollerin tüm çabası patent hakkının daha etkin korunmasına yöneliktir ve amaçları dava açtıkları firmayı, hukuki süreç süresince agresif biçimde rahatsız ederek, lisans ücretleri veya tazminatlar yoluyla maddi kazanç elde etmektir.

Patent trolleri, özellikle hukuki mücadeleyi göze alamayan küçük – orta ölçekleri firmaları hedef olarak seçmektedir. http://www.bbc.co.uk/news/technology-18598559 adresinde yer alan bir değerlendirmeye göre, patent trollerinin 2011 yılında A.B.D. firmalarına doğrudan maliyeti (doğrudan maliyet sadece avukat masraflarını ve lisans ücretlerini kapsamaktadır) 29 milyar Amerikan Doları olmuştur. Aynı yazı içerisinde, patent trollerinin en önemlilerinden birisi olan “Intellectual Ventures” firmasının yetkilisi Nathan Mhyvrold değerlendirmesi de görülmektedir. Mhyvrold, “Bireysel buluş sahiplerinin para kazanması bir hayli güçtür. Patent alanında, çoğunun bir sonraki adımı atacak yeterli imkanı yoktur. Haklarınızı korumak için çaba göstermezseniz, bu çabayı sizin yerinize kimse göstermeyecektir.” diyerek faaliyetlerinin etik olarak yanlışlığına karşı getirilen eleştirilere yanıt vermiştir.

Barack Obama’nın 14 Şubat 2013 tarihinde yaptığı değerlendirmeye dönecek olursak, değerlendirmenin halka açık ikinci Google+ buluşmasında gerçekleştiğini belirtmeliyiz. Buluşma sırasında, yazılım sektöründe faaliyet gösteren katılımcılardan birisi Obama’ya takip eden içerikteki soruyu yöneltir:

“Meslektaşlarımla konuşurken, başarılı olmaktan korktuklarını duyuyorum, çünkü başarılı olmaları durumunda patent trollerinin hedefi haline gelmekten korkuyorlar. Patent trolleri, yazılım patentlerini sadece açmak amacıyla topluyor ve patent için savunma yapmaya ekonomik olarak gücü bulunmayan küçük firmalardan para topluyor. Patent reformu konusunda çok gelişme kaydettiğinizi biliyorum, ama yazılım patentlerinin kötüye kullanımını engellemek için bir projeniz var mı? Örneğin, yazılım patentlerinin korumasını 5 yılla sınırlamak konusuna destek olur musunuz?”.

Obama’nın soruya hemen verdiği karşılık, sorunun niteliği, içeriği ve önemi hakkında A.B.D. başkanının doğrudan bilgisi olduğunu göstermektedir. Başkan yanıtında, özet olarak takip eden hususları dile getirmiştir:

“Birkaç yıl önce patent reformu sürecine başladık. Patent mevzuatında bazı yenilikler yaptık, ancak bu yenilikler sistemdeki tüm problemleri çözmemiştir. Dile getirdiğiniz husus klasik bir problem niteliğindedir. Bu tip firmalar kendileri genellikle bir şey üretmemektedir ve başka birisinin fikrinden avantaj sağlamayı veya bu fikri gasp etmeyi deneyerek, fikirler aracılığıyla para sızdırmaya çalışmaktadır. Bu tip sorunların çözümü zor olabiliyor, çünkü, biz aynı zamanda patentlerin yeteri derecede uzun süreler için geçerli olmasını ve insanların fikri mülkiyetinin korunmasını istiyoruz. Aynı zamanda, koruma süresinin, inovasyonu azaltacak derecede uzun olmasını da engelleyerek bir denge tutturmamız gerekiyor. Reform çabaları gitmemiz gereken yolun yaklaşık yarısına kadar ulaşabilmiştir, yapmamız gereken daha akılcı patent kanunları konusunda daha geniş uzlaşı sağlamaktır.”  

Obama’nın konuşmasının http://www.youtube.com/watch?v=kp_zigxMS-Y&feature=player_embedded#! adresinde görülmesi mümkündür. Konuşmanın ilgili kısmı videonun 16.01 zamanında başlamaktadır.

A.B.D. başkanının spesifik bir konu olarak tanımlanabilecek patent konusunda sorulan son derece spesifik bir soruyu, konuya oldukça hakim biçimde anında cevaplaması, fikri mülkiyet konusunun A.B.D.’nde yönetim kademesinde de ne derece ciddiye alındığını göstermektedir.

Türkiye’de patent trolleri meselesi, patent konusunun uzmanı olmamakla birlikte, şimdiye kadar yoğun biçimde dile getirilen bir problem değildir. Türkiye’de karşılaşılan asıl sıkıntı, patent trollerinden ziyade marka trolleri olarak tanımlanabilecek, markalarını gerçekten kullanma niyeti olmaksızın tescil ettirerek veya başkalarına ait markaların kendi adlarına tescili için başvuruda bulunarak, süreçleri yavaşlatan, itiraz sistemini istismar eden ve bu yollarla sistemi bloke eden marka sahipleri ve onları bu yola yönlendiren temsilcileridir.

Marka trolleri, wikipedia’ya göre takip eden biçimde tanımlanmaktadır: “Markaları kullanma niyeti olmadan tescil ettiren ve o markayı kullanan diğer kişileri dava etmekle tehdit eden şirketleri tanımlamak için kullanılan küçültücü bir terimdir.” (http://en.wikipedia.org/wiki/Trademark_troll)

Marka trolleri konusu, özellikle ilana itiraz süreçlerinde, marka tescil sistemin işlerliğinin ve hızının bloke edilmesi anlamında karşımıza çıkmaktadır ve kanaatimizce, marka trolleri Türkiye bakımından özel bir incelemeyi hak edecek derecede sistematik bir işlerlik kazanmış haldedir.

Marka trolleri meselesine, sonradan başka bir yazıda daha geniş biçimde yer vermeyi umut ederek, hepimizin bir sabah marka ve patent trollerinin olmadığı bir fikri mülkiyet dünyasında uyanmamızı diliyorum.

Önder Erol Ünsal

Şubat 2013